“Bu rölöve ve etütlerin kent sanatının daha iyi tanınmasına ve takdir edilmesine katkıda bulunacağını umuyoruz […]. Ama taşın, mermerin ve tuğlanın Doğunun ışığında hâlâ öylesine duru bir parıltısı var ki her şeye rağmen, bir şekilde insan ruhunun yüceliğine, ilahi olanı arayan insan ömrünün bir merhalesine el vermiş olmanın sevincini ifade ediyorlar sanki.”
Jean Ebersolt önsözde, Konstantinopolis’in kiliseleri hakkında Adolphe Thiers’le birlikte hazırladığı kitabın (Les églises de Constantinople, Paris: Ernest Leroux, 1913) amacını ve niyetini böyle özetliyor. 1913’te yayınlanan bu çalışma 1907‒1908, 1910‒1912 yılları arasında Fransa Eğitim Bakanlığı ve Académie des Inscriptions et Belles-Lettres’in desteğiyle yürütülen bir dizi keşif seyahatinin ürünü.
Bina rölövelerine tanınan öncelik yazarların gözünde ne kadar önem taşıdıklarına ve hem büyüleyen hem de şaşırtan bir dünyanın kalıntılarıyla yüz yüze gelme deneyimini belgelemek için gösterilen çabaya dair çok şey söylüyor. Özenle kaydedilmiş her çizgi, her dokunuş, her gölge, duvar işçiliğindeki düzeni, yapılan değişikliklerin izlerini, boşlukları ve yıpranmaları uzun uzun gözlemlemiş bir bakışın izlerini taşıyor, ve yazarlar “kireçten bir kefenle sarılmış kadavra” gibi olan bu yapılar için yas tutuyor. Konstantinopolis’in on üç kilisesi üstüne bu monografik incelemelerin temelindeki titiz belgeleme çalışmasıyla birlikte yazarlar okurun bakışını pedagojik, aynı zamanda estetik bir amaç doğrultusunda sayfalara ve levhalara yöneltmeye sarılıyor. Bir arkeolog olan Jean Ebersolt’un ve École des Beaux-Arts’dan yeni mezun olmuş mimar Adolphe Thiers’in duyarlılıkları, dönemin entelektüellerini harekete geçiren rafine bir zarafet duygusunda, sağlam ve güçlü çizgilerde birleşiyor. Elle yapılmış çizimleri endüstriyel estetiğin kesinliğiyle birleştiren sert çizgiler ile açıklamaların düzenlenişi bu kayıtların modernliğini ortaya koyuyor, pozitivist kesinlikleri ise zamanın ruhuna uygun bir biçimde, etütler için vazgeçilmez olan o doğruluğu vermeye gayret ediyor. Böylece daha önce seyyahlar ve âlimler tarafından yayınlanmış desenlerdeki kusurları örtme ve o arada örneğin Stoudios’taki “narteksi kapayan ve cephenin eski dokusunu alıp götüren kaba duvar”ın (mur grossier fermant le narthex et qui a enlevé à la façade son ancien caractère [s.6, not 2]) örülmesi gibi müdahaleleri gösterme ihtiyacını karşılamış oluyorlar.
Fotoğraflar ve daha küçük ölçekli kayıtların—yine modern görünümlü basit krokiler ve çalakalem çizimler—metine eşlik etmesi ve çizimlerin ayrı bir ciltte toplanması belgeleme yönteminin yansıması gibi görünüyor: çizimler bir zemin planı, aynı levhada bir araya getirilen elevasyon, kesit ve dekoratif öğe çizimlerine dayanıyor.
École Pratique des Hautes-Études’ün (EPHE) Hristiyan ve Bizans Koleksiyonu’ndaki geniş grup Stoudios Manastırı, Sergios ve Bakhos (Küçük Ayasofya) ve Aya İrini, Kilise Camii, Fenari İsa Camii ve Eski İmaret Camii’ne ait bazı çizimlerden oluşuyor. Diğer yedi kilisenin çizimleri (Koca Mustafa Paşa Camii, Kalenderhane, Gül Camii, Atik Mustafa Paşa Camii, Bodrum Camii, Zeyrek Camii ve Pammakaristos) ise yoktur. Koleksiyonda fotoğraflar ya da yayında kullanılmış diğer ögeler mevcut değildir.
Bu çizimlerin EPHE’ye teslim edilme koşulları muğlak ve dokümantasyonun geri kalanının akıbeti bilinmiyor olsa da, sergide yer alan orijinal belgeler maddi niteliklerini gözler önüne seriyor: Orijinal boyutları ve dokuları―gravür ya da helyogravür baskılarında düzleştirilmiş olmakla birlikte büyük formattalar ve niteliklerini koruyorlar―, “zamanın hasarlarına” rağmen hacimleri ve ışıkla canlanan alanları kayda değer bir titizlikle gösteriyorlar.
EPHE’nin Hristiyan ve Bizans Koleksiyonu’ndaki çizimler bu tarihi yayının levhalarının yer aldığı cilde eşi bir canlılık getiriyor, ayrıca metindeki 123 resimle (her türlü tekniği içeren) ve bölüm sonlarındaki numaralandırılmamış levhalarla yeniden keşfedilen bu yapılara yönelmiş o kişisel, modern bakışın duyarlılığına tanıklık ediyorlar.
Ioanna Rapti, Directeur d’études, Section des Sciences Religieuses, École Pratique des Hautes-Études (EPHE)
*Bu yazı, İstanbul’dan Bizans’a: Yeniden Keşfin Yolları, 1800–1955 sergisi kataloğunda yer almaktadır.